22/05 Eyüp 29-31
[tr] Eyüp 29-31
29:1 Eyüp yine anlatmaya başladı:
2 ‹‹Keşke geçen aylar geri gelseydi,
Tanrının beni kolladığı,
3 Kandilinin başımın üstünde parladığı,
Işığıyla karanlıkta yürüdüğüm günler,
4 Keşke olgunluk günlerim geri gelseydi,
Tanrının çadırımı dostça koruduğu,
5 Her Şeye Gücü Yetenin henüz benimle olduğu,
Çocuklarımın çevremde bulunduğu,
6 Yollarımın sütle yıkandığı,
Yanımdaki kayanın zeytinyağı akıttığı günler!
7 ‹‹Kent kapısına gidip
Kürsümü meydana koyduğumda,
8 Gençler beni görüp gizlenir,
Yaşlılar kalkıp ayakta dururlardı;
9 Önderler konuşmaktan çekinir,
Elleriyle ağızlarını kaparlardı;
10 Soyluların sesi kesilir,
Dilleri damaklarına yapışırdı.
11 Beni duyan kutlar,
Beni gören överdi;
12 Çünkü yardım isteyen yoksulu,
Desteği olmayan öksüzü kurtarırdım.
13 Ölmekte olanın hayır duasını alır,
Dul kadının yüreğini sevinçten coştururdum.
14 Doğruluğu giysi gibi giyindim,
Adalet kaftanım ve sarığımdı sanki.
15 Körlere göz,
Topallara ayaktım.
16 Yoksullara babalık eder,
Garibin davasını üstlenirdim.
17 Haksızın çenesini kırar,
Avını dişlerinin arasından kapardım.
18 ‹‹ ‹Son soluğumu yuvamda vereceğim› diye düşünüyordum,
‹Günlerim kum taneleri kadar çok.
19 Köküm sulara erişecek,
Çiy geceyi dallarımda geçirecek.
20 Aldığım övgüler tazelenecek,
Elimdeki yay yenilenecek.›
21 ‹‹İnsanlar beni saygıyla dinler,
Öğüdümü sessizce beklerlerdi.
22 Ben konuştuktan sonra onlar konuşmazdı,
Sözlerim üzerlerine damlardı.
23 Yağmuru beklercesine beni bekler,
Son yağmurları içercesine sözlerimi içerlerdi.
24 Kendilerine gülümsediğimde gözlerine inanmazlardı,
Güler yüzlülüğüm onlara cesaret verirdi.
25 Onların yolunu ben seçer, başlarında dururdum,
Askerlerinin ortasında kral gibi otururdum,
Yaslıları avutan biri gibiydim.
30:1 ‹‹Ama şimdi, yaşı benden küçük olanlar
Benimle alay etmekte,
Oysa babalarını sürümün köpeklerinin
Yanına koymaya tenezzül etmezdim.
2 Çünkü güçleri tükenmişti,
Bileklerinin gücü ne işime yarardı?
3 Yoksulluktan, açlıktan bitkindiler,
Akşam çölde, ıssız çorak yerlerde kök kemiriyorlardı.
4 Çalılıklarda karapazı topluyor,
Retem kökü yiyorlardı.
5 Toplumdan kovuluyorlardı,
İnsanlar hırsızmışlar gibi onlara bağırıyordu.
6 Korkunç vadilerde, yerdeki deliklerde,
Kaya kovuklarında yaşıyorlardı.
7 Çalıların arasında anırır,
Çalı altında birbirine sokulurlardı.
8 Aptalların, adı sanı belirsiz insanların çocuklarıydılar,
Ülkeden kovulmuşlardı.
9 ‹‹Şimdiyse destan oldum dillerine,
Ağızlarına doladılar beni.
10 Benden tiksiniyor, uzak duruyorlar,
Yüzüme tükürmekten çekinmiyorlar.
11 Tanrı ipimi çözüp beni alçalttığı için
Dizginsiz davranmaya başladılar bana.
12 Sağımdaki ayak takımı üzerime yürüyor,
Ayaklarımı kaydırıyor,
Bana karşı rampalar kuruyorlar.
13 Yolumu kesiyor,
Kimseden yardım görmeden
Beni yok etmeye çalışıyorlar.
14 Koca bir gedikten girer gibi ilerliyor,
Yıkıntılar arasından üzerime yuvarlanıyorlar.
15 Dehşet çöktü üzerime,
Onurum rüzgara kapılmış gibi uçtu,
Mutluluğum bulut gibi geçip gitti.
16 ‹‹Şimdi tükeniyorum,
Acı günler beni ele geçirdi.
17 Geceleri kemiklerim sızlıyor,
Beni kemiren acılar hiç durmuyor.
18 Tanrının şiddeti
Üzerimdeki giysiye dönüştü,
Gömleğimin yakası gibi beni sıkıyor.
19 Beni çamura fırlattı,
Toza, küle döndüm.
20 ‹‹Sana yakarıyorum, ama yanıt vermiyorsun,
Ayağa kalktığımda gözünü bana dikiyorsun.
21 Bana acımasız davranıyor,
Bileğinin gücüyle beni eziyorsun.
22 Beni kaldırıp rüzgara bindiriyorsun,
Fırtınanın içinde darma duman ediyorsun.
23 Biliyorum, beni ölüme,
Bütün canlıların toplanacağı yere götüreceksin.
24 ‹‹Kuşkusuz düşenin dostu olmaz,
Felakete uğrayıp yardım istediğinde.
25 Sıkıntıya düşenler için ağlamaz mıydım?
Yoksullar için üzülmez miydim?
26 Ama ben iyilik beklerken kötülük geldi,
Işık umarken karanlık geldi.
27 İçim kaynıyor, rahatım yok,
Önümde acı günler var.
28 Yaslı yaslı dolaşıyorum, güneş yok,
Topluluk içinde kalkıp feryat ediyorum.
29 Çakallarla kardeş,
Baykuşlarla arkadaş oldum.
30 Derim karardı, soyuluyor,
Kemiklerim ateşten yanıyor.
31 Lirimin sesi yas feryadına,
Neyimin sesi ağlayanların sesine döndü.
31:1 ‹‹Gözlerimle antlaşma yaptım
Şehvetle bir kıza bakmamak için.
2 Çünkü insanın yukarıdan, Tanrıdan payı nedir,
Yücelerden, Her Şeye Gücü Yetenden mirası ne?
3 Kötüler için felaket,
Haksızlık yapanlar için bela değil mi?
4 Yürüdüğüm yolları görmüyor mu,
Attığım her adımı saymıyor mu?
5 ‹‹Eğer yalan yolunda yürüdümse,
Ayağım hileye seğirttiyse,
6 -Tanrı beni doğru teraziyle tartsın,
Kusursuz olduğumu görsün-
7 Adımım yoldan saptıysa,
Yüreğim gözümü izlediyse,
Ellerim pisliğe bulaştıysa,
8 Ektiğimi başkaları yesin,
Ekinlerim kökünden sökülsün.
9 ‹‹Eğer gönlümü bir kadına kaptırdıysam,
Komşumun kapısında pusuya yattıysam,
10 Karım başkasının buğdayını öğütsün,
Onunla başka erkekler yatsın.
11 Çünkü bu utanç verici,
Yargılanması gereken bir suç olurdu.
12 Yıkım diyarına dek yakan bir ateştir o,
Bütün ürünümü kökünden kavururdu.
13 ‹‹Benimle ters düştüklerinde
Kölemin ve hizmetçimin hakkını yemişsem,
14 Tanrı yargıladığında ne yaparım?
Hesap sorduğunda ne yanıt veririm?
15 Beni ana karnında yaratan onu da yaratmadı mı?
Rahimde bize biçim veren O değil mi?
16 ‹‹Eğer yoksulların dileğini geri çevirdimse,
Dul kadının umudunu kırdımsa,
17 Ekmeğimi yalnız yedim,
Öksüzle paylaşmadımsa,
18 Gençliğimden beri öksüzü baba gibi büyütmedimse,
Doğduğumdan beri dul kadına yol göstermedimse,
19 Giysisi olmadığı için can çekişen birini
Ya da örtüsü olmayan bir yoksulu gördüm de,
20 Koyunlarımın yünüyle ısıtmadıysam,
O da içinden beni kutsamadıysa,
21 Mahkemede sözümün geçtiğini bilerek
Öksüze el kaldırdımsa,
22 Kolum omuzumdan düşsün,
Kol kemiğim kırılsın.
23 Çünkü Tanrıdan gelecek beladan korkarım,
Onun görkeminden ötürü böyle bir şey yapamam.
24 ‹‹Eğer umudumu altına bağladımsa,
Saf altına, ‹Güvencim sensin› dedimse,
25 Servetim çok,
Varlığımı bileğimle kazandım diye sevindimse,
26 Işıldayan güneşe,
Parıldayarak hareket eden aya bakıp da,
27 İçimden ayartıldımsa,
Elim onlara taptığımı gösteren bir öpücük yolladıysa,
28 Bu da yargılanacak bir suç olurdu,
Çünkü yücelerdeki Tanrıyı yadsımış olurdum.
29 ‹‹Eğer düşmanımın yıkımına sevindim,
Başına kötülük geldi diye keyiflendimse,
30 -Kimsenin canına lanet ederek
Ağzımın günah işlemesine izin vermedim-
31 Evimdeki insanlar, ‹Eyüpün verdiği etle
Karnını doyurmayan var mı?› diye sormadıysa,
32 -Hiçbir yabancı geceyi sokakta geçirmezdi,
Çünkü kapım her zaman yolculara açıktı-
33 Kalabalıktan çok korktuğum,
Boyların aşağılamasından yıldığım,
Susup dışarı çıkmadığım için
Suçumu bağrımda gizleyip
Adem gibi isyanımı örttümse,
35 -‹‹Keşke beni dinleyen biri olsa!
İşte savunmamı imzalıyorum,
Her Şeye Gücü Yeten bana yanıt versin!
Hasmımın yazdığı tomar elimde olsa,
36 Kuşkusuz onu omuzumda taşır,
Taç gibi başıma koyardım.
37 Attığım her adımı ona bildirir,
Kendisine bir önder gibi yaklaşırdım.-
38 ‹‹Toprağım bana feryat ediyorsa,
Sabanın açtığı yarıklar bir ağızdan ağlıyorsa,
39 Ürününü para ödemeden yedimse
Ya da üzerinde oturanların kalbini kırdımsa,
40 Orada buğday yerine diken,
Arpa yerine delice bitsin.›› Eyüp'ün konuşması sona erdi.